31 Mart 2019 Pazar

SKAL-Gençleri Turizme Hazırlamalıyız-Yılmaz Parlar

Gençleri Turizme Hazırlamalıyız

SKAL International İstanbul Kulübü, geleneksel aylık toplantısında,
Başkan Ata Eremsoy Dünyada ve Türkiye’de hızla büyüyen yüzde 10 büyüme beklediğimiz sektörümüzde “Gençlerimizi Turizme Hazırlamalıyız” dedi.



SKAL International İstanbul Kulübü aylık geleneksel  toplantısını 29 mart 2019 Cuma günü Barceló Hotel Group Türkiye Genel Müdürü Hasan Ekmen ev sahipliğinde Barceló İstanbul Hotelde gerçekleştirdi.



Toplantıya SKAL Dünya geçmiş dönem Başkanı Hülya  Aslantaş, SKAL Uluslarası SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon geçmiş dönem Başkanı Faik Alsaç, SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy, SKAL İstanbul Kulübü As Başkan Ayşe Önen, TUROB Yönetim Kurulu Başkanı,  Eresin Turizm A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Eresin Hotels Genel Müdürü Müberra Eresin, SKAL yönetim kurul üyeleri, Yusuf Can Arınel, Selma Tatar, Mustafa Yalçın, SKAL İstanbul Kulübü geçen dönem Başkanları Fatma Bahar Birinci, Elıte World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık, Vedat Bayrak Başda olmak üzere, SKAL İstanbul Kulübü üyeleri Merlin Entertainments Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner, turizm tüm üst düzey temsilcileri ve turizm dünyasının seçkin isimleri katıldılar.



SKAL yönetim kurul üyesi Selma Tatar gündem ve misafirleri sunmasıyla başlayan toplantı, SKAL Yönetim Kurul üyelerin önderliğinde ritüel SKAL Toast’u Türkçesi Başkan Ata Eremsoy ve İspanyolcası Asbaşkan Ayşe Önen Tarafından söylenerek  icra edildi. 



SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy yeni TÜROB Başkanı Müberra Eresin’e Kulüp adına çiçek vererek Tebrik etdi. TÜROB Başkanı Müberra Eresin aynı zamanda TÜROB üyesi olan kendisine olan inanclarından verdikleri desteklerinden dolayı SKAL Üyelelerine teşekkür etdi.



 Başkan Eremsoy yaptığı kısa konuşması sonrasında Barceló Hotel Group Türkiye Genel Müdürü Hasan Ekmen’e SKAL İstanbul Kulibün geleneksel aylık toplantısına katkılardan dolayı teşekkür plaketini takdim etdi.



SKAL Uluslarası SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon geçmiş dönem Başkanı Faik Alsaç, 16 mart 2019 tarihinde İzmir Hilton Hotelde yapılan Genel Kurulda Başkanlığını, Savaş Çolakoğlu’na devretdiğini ve Genel Kurul seçimi ve yeni yönetimi hakkında bilgiler verdi.
SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy yeni üyelerin töreni esnasında yaptığı konuşmada 238 üyeleri olduğunu hatırlatarak Young SKAL üyelerin yetiştirilmesinin, turizme kazandırılmasının, çalıştırılmasın önemine dikkat çekdi. Dinamik gençlerin kişisel ve turizm mesleki gelişimlerini sağlamak, yetişmiş, başarılı turizmci olmalarına katkıda bulunmak adına şart olduğunu dile getirdi. Sadece Turizm meslek okullarından ve yüksek okullarından gelenlerin değil farklı üniversitelerden, farklı eğitim alanlarında  turizm mesleğini seçtiklerini vurguladı. Kendi oteli The Marmara İstanbul Hotelinde uyguladıkları on call çalışma yöntemi önerdi.

Başkan Ata Eremsoy’un önerisine katılyoruz. Teknolojik yenilikler, gelişen sosyal ve ekonomik koşullar ile çalışma hayatını büyük ölçüde etkileyen, sosyo-ekonomik yaşamda, esneklik sağlayan düzenlemeler yapılmasının temelinde, işçinin varlık ve refahın sağlanmasıyla paralel olarak işletmeninde veriminin güvence altına alınmasıyla doğrudan ilgili olduğudur.
Verimli etkili çalışma sistemi olan on call çalışma yöntemi uygun bir çalışma ortamında, dikkatler daha uyanık tutularak amaçlar belirlenir, planlı çalışılırsa, zaman verimli kullanılır hizmet kalitesi daha da artar.



Zaman dilimi içerisinde işi verimli yaptığı kadar, işi sevdirir, heyecanla yapılmasını çalışırken mutlu olmayı sağlar, işe severek gelen  Mutlu ayaklar oluşturur.
Başkan Eremsoy turizmin en hızlı büyüyen sekör olduğunu, yüzde 10 luk büyümeyi beklediklerini sözlerine ilave ederek. Yeni üyelerin giriş rituelini gerçekleştirdi. Merlin Entertainments Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner’inde aralarında olduğu üyelere rozet takıldı. SKAL flamaları verildi.
Tören sonrası Hotel ilgililer tarafından gezdirildi. Yönetim çalışmalarına devam etdi.

yilmazparlar@yahoo.com

26 Mart 2019 Salı

Cappadocia Cave Resort Hotel-Kapodakya turizm atak-Yılmaz Parlar



Kapadokya Turizminden  Atak

Türkiye’nin İlk Büyük Cave Resort Oteli Tanıtım Çalışmalarına Devam Ediyor.
Bilindiği gibi 2008 yılında Kapadokya Uçhisar bölgesinde bulunan,  dünyanın sayılı Luxury Otellerinden olan “Cappadocia Cave Resort” sektörde tanıtım atağına geçti!
Dünyada sayısız ödüle layık görülen, kısa adı “CCR” olarak geçen Otel, 2019 yılında TravelShop Turkey ile yaptığı işbirliği çerçevesinde Haziran ve Kasım ayında dünyanın en iyi Tur Operatörlerini ağırlıyor olacak.

Cappadocia Cave Resort Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Çankaya’dan, Otellerinin 120 lüks mağara tipi odası bulunduğunu bölgenin en büyük SPA merkeziyle müşterilerine kaliteli bir hizmet sunduklarını öğreniyoruz.
Otellerinin bünyesinde olan çiftlik sayesinde, doğal ve organik ortamında müşterilerine Gastronomik ve Ekolojik bir tecrübe yaşattıklarını, Yoga dersleri, Yemek Pişirme, dalından sebze & meyve toplama gibi aktivitelerle farklı bir deneyim sunduklarını görüyoruz.
Ayrıca Otelin geçmiş yıllara dayanan mahzeni sayesinde şarap imalatı yaparak bunu da misafirlerine sunduklarını anlıyoruz.

Bölgenin en büyük otellerinden olan tesisin, bölgede en büyük mağara tipi toplantı salonuyla M.I.C.E etkinliklerine farklı bir ayrıcalık getirdiğine şahit oluyoruz.
Mustafa Çankaya, Türkiye’de tanıtıma çok önem verdiklerini ve TravelShop Turkey yönetim Kurulu Başkanı Murtaza Kalender ile yaptıkları ortak çalışmaların neticesinde Haziran ayında Gastronomi, Ekoloji ve Tarih temalı Tur Operatörlerini Kapadokya’ya getireceklerini, Kasım ayında da Kültürel M.I.C.E ve Wedding organizatörlerini Kapadokya’da misafir edeceklerini müjdeledi.



Bu tip yerinde tanıtımların bölgemize çok faydalı olacağına inanıyoruz. Ayrıca 2019 yılında dünyanın çeşitli ülkelerinde düzenlenecek olan Workshop ve Expolara da katılacağız.
Amacımız; nitelikli müşteri portföyünün genişletilmesi, Kapadokya bölgesindeki konaklama ortalamasının 4 geceye çıkarılması, dünyada eşi benzeri olmayan Cave otellerimizin ve tesislerimizin tanıtımının layıkıyla yapılmasıdır.

yilmazparlar@yahoo.com

24 Mart 2019 Pazar

TÜROB’un 23. Olağan Genel Kurul Toplantısı-Yılmaz Parlar

TÜROB’da Yeni Sayfa

2004 Yılından itibaren Başkanlık görevini Başarıyla yürüten Timur Bayındır, yine yönetimde başarılı isim, Başkan yardımcısı Müberra Eresin’e Başkanlık görevini teslim etmesiyle TÜROB’un ilk kadın Yönetim Kurulu Başkanı oldu



21 mart 2019 Perşembe günü Hilton Hotel B0sphorus’da Türkiye Otelciler Birliği TÜROB’un 23. Olağan Genel Kurul Toplantısına, Bölge Kaymakamı, Avrupa Oteller ve Kafeler Birliği (HOTREC) Başkanı Jens Zimmer Christensen, THY Yurt İçi Satış Başkanı Emre Menevşe, SKAL İstanbul Klüp Başkanı Ata Eremsoy başda olmak üzere çeşitli turizm örgüt Başkanlerı, temsilcileri ve TÜROB üyeleri katıldılar.



Timur Bayındır açılış konuşmasında, Türk turizmine kayıtsız şartsız hizmet eden 48 yıl önce kurulan birliğin güçlü bir sektör olarak 14 temsilcilikleri ile bugünlere gelindiğini söyleyerek "Turizm sektöründe, konaklama, yiyecek-içecek hizmetleri ve seyahat acenteliği faaliyetlerini kapsayan üç alanda toplam istihdam 2018 yılı itibarıyla yaklaşık 1 milyon kişi olduğunu, sosyal, ekonomik, uluslararası ilişkiler ve ekonomik olarak etki alanı ile birlikte düşünüldüğünde, turizmin katma değerini başka bir sektörle kıyaslamak mümkün olamıyacağı önemine dikkat çekdi. Bayındır “2019 yılına yönelik beklentiler olumlu yönde. hem doluluklarda hem de ortalama oda fiyatlarında yüzde 10-12’lerde artış beklemekteyiz. Turist sayısındaki artıştan daha çok, fiyatlarda yükselme sağlamaya odaklanılması gerekir.” dedi


Bayındır, 2018 yılıyla birlikte rakamlarda da hissedilen toparlanma ile yeniden yükseliş dönemine geçildiğini ifade ederek, önemli kazanımın, pazar, ürün ve strateji çeşitliliği ile birlikte turizmin anlık yönetim ve koordinasyon gerektiren bir sektör olduğunun anlaşılmış olması, ülke ekonomisine önemli bir katkı sağladığı, terör ve darbe girişimiyle yaşanan gerileme ile derinden hissedilmiş olması, ülke sathında en önemli döviz kazandırıcı ihracatçı bir sektör olarak yerini almasının altını çizdi.


Türk Hava Yolları Yurt içi Satış Başkanı Emre Menevşe turizmin yükselişinde, Türk Hava Yolları’nın rolünü dile getirdi. Türkiye'deki hemen hemen her havaalanına sefer icra ettiklerini, Hediye paket turlarla elde edilen tanıtım vasıtasıyla, Türkiye’ye gelen turist sayısında önemli artış kaydediklerini söyledi. Hava yolların gelişiminin ve siparişi verilen 140 kadar uşağın, İstanbul hava meydanın tam kapasite ile hizmete geçtiğinde çok daha yüksek seviyelerde olabileceğini açıkladı. Türkiye'nin hava yolcusu sayısında 2003'ten 2019'a kadar yıllık ortalama yüzde 9,6 büyüdüğünü, Türkiye'nin dünya yolcu sayısında 17. sırada yer aldığını, THY'nin dünya ortalamasından 3 kat fazla büyüdüğünü, Avrupa'nın ikinci büyük kargo şirketi olduklarını 23 kargo uçaklarının bulunduğunu ve kargoda 85 noktaya uçtuklarını, Dünyada en fazla ülkeye uçak havayolu şirketi olarak 124 ülkeye, 306 şehre, 310 noktaya uçulduğu bilgilerini verdi.



Avrupa'daki Oteller, Restoranlar ve Kafelerden oluşan şemsiye derneği olan HOTREC, Başkanı Jens Zimmer Christensen, HOTREC hakkında genel bilgiler verdi önceliklerini maddeler halinde sıraladı. Türk Turizmin 2016-2017-2018 yıllarındaki turist sayısı hakkında bilgiler verdi. Sektörün Avrupa ekonomisine 460 milyar avro katkı sağladığını dile getiren Christensen, "Yaklaşık 70 milyar avrosu KDV ödemesi olmak üzere devlet hazinelerine yaklaşık 126 milyar avroluk katkı sunuyor. Turizm, özellikle Türkiye de dahil olmak üzere tüm bölgede, iş hayatı ve büyüme için büyük bir itici güç." dedi.



Tuluyhan Uğurlu Anadolu Güneşi konulu muhteşem bir konser verdi. Anadolu eski tarihinden Mustafa Kemal’e kadar süreci müzikle birleştiren görüntülü mizansen çok ilgi gördü.
Konuşmalar sonrası seçime gidildi. Tek liste ile seçim oylama sonucunda TÜROB'un Başkan Yardımcısı olan Müberra Eresin Yönetim Kurulu Başkanlığı’na. Armin Zerunyan, Hediye Güral Gür ve Taner Yallagöz, başkan yardımcılıklarına getirildi. TÜROB Genel Müdürü İsmail Taşdemir de profesyonel Genel Sekreter olarak atandı.



Lionel Hotel Genel Müdür yardımcısı, Kıdan A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Demet Kıdan Uğur ve ITE Turkey Turizm & Seyahat & Moda Grup Direktörü Hacer Aydın ile yaptığımız söyleşide Müberra Eresin’in TÜROB başkanlığının memnuniyet verici olduğunu çok başarıl bir çizgi yakalıyacağına inandıklarını söylediler.



TÜROB Yönetim Kurulu; Müberra Eresin (Başkan)  – Eresin Otelleri/Eresin Turizm
Armin Zerunyan (Başkan Yardımcsı) – Hilton Türkiye, Hediye Güral Gür (Başkan Yardımcısı) – NG Otelleri, Taner Yallagöz (Başkan Yardımcısı) – Yaşmak Otelleri
Kasım Zoto (Genel Koordinatör)– Armada Hotel, Levent Erdoğan (Muhasip Üye) – MyDora Hotel İsmail Taşdemir (Genel Sekreter) Banu Dedeman – Dedeman Türkiye, Temel Aygün – Titanic Türkiye, Richard Appelbaum – Divan Türkiye, Orkun Petekçi – Accor Türkiye, Nuri Kalyoncu – Point Türkiye, Ayhan Hacıbektaşoğlu – Barın Hotel,
Uygar Koçaş – Le Meridien Etiler, Ziya Cihan – WOW İstanbul Hotel, Mustafa Topaloğlu – All Seasons Hotel



yilmazparlar@yahoo.com

16 Mart 2019 Cumartesi

GTD Üniversiteyle Elele-Yılmaz parlar

GTD Üniversiteyle Elele

Üniversiteler ve iş dünyası arasındaki işbirliği, özellikle turizm alanında ekonomik kalkınmaya bir alternatif olduğu göz önünde bulundurarak, üniversitelerin turizm bölümleri endüstrisiye dinamik eleman yetiştiren önemli meslek üreticisidir. 


Gastronomi Turizmi Derneği protokol anlaşmalarına devam ederek İstanbul Ayvansaray Üniversitesi ile çok kapsamlı çok faydalı olabilecek sözleşmeye imza attılar.
Ayvansaray Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Haydar Özpınar ile GTD Başkanı Gökhan Boztepe tarafından imzalanan protokolun ışığında sektöre getirebileceklerin derinliğinde; Turizmin Gastronomi endüstrisi, özellikle kadın ve marjinal grupların istihdamı dahil, istihdam yaratarak sürdürülebilir kalkınmaya katkıda bulunma potansiyeline sahiptir
Yemek ve Turizm Deneyimi birimi, dünyadaki çok çeşitli ülkelerden ve bölgelerden gelen yiyecek deneyimlerinin analizinde görünen, uygun politikaların geliştirilmesini destekleyebilecek, destek mekanizmalarını ve pazarlama ve markalaşma faaliyetlerini destekleyebilecek gıda deneyimleri ve turizm arasındaki ilişki hakkında yeni bilgiler geliştiren Gastronomi Turizm derneği (GTD) ekonomik ve sosyal refahı artıracak politikaları teşvik etmeyi hedefliyor.



Yiyecek yalnızca hayatta kalmak ve yerel kalkınma için hayati değildir, aynı zamanda yeni ortaya çıkan önemli yaratıcı ve kültürel endüstriler için de temel oluşturur.

Çağdaş deneyim ekonomisinde, tüketiciyi meşgul etmek için eğitim, eğlence, estetik ve kaçış unsurlarını birleştiren karmaşık deneyimler ortaya çıkmaktadır.

Turistler için gıda deneyimleri, yerel gıda üreticileri, tedarikçiler ve kültürel ve turizm girişimcilerini birbirine bağlayan değer ağının hayati bir bölümünü oluşturur.

Turistler için gıda deneyimleri ile tarım, gıda üretimi, ülke markalaşması ve kültürel ve yaratıcı endüstri politikaları gibi diğer politika alanları arasındaki önemli bağlantılar nedeniyle, politika geliştirme ve uygulamaya entegre, bütünsel bir yaklaşım geliştirmek önemlidir.


Gıda, turizm hizmetlerinin gelişiminde özellikle önemli bir role sahiptir, çünkü genellikle turist harcamalarının % 30'unu veya daha fazlasını içerir ve bu para genellikle doğrudan yerel işletmelere harcanır.
Kentsel gelire dayalı, turizm sektöründe büyüyen ve verimli bir bileşen olan Gastronomi turizmi, ekonomik açıdan bakıldığında, turizm ülkelerin ulusal ekonomilerinin toparlanabilmesi için önemli formlar içerir. Bölgesel spesifik ihtiyaçlara cevap vermede proaktif rol alan üniversitelerin eğitim ve bilimsel araştırma misyonu sayesinde, eğitimle uygulanabilirliği iyi şekilde performans sergilenebilir.  Üniversite, yenilikçi çözümler bulabilecek uzmanlar yetiştirmek için sorumluluk almaktadır.

Bu nedenle sürdürülebilir kalkınmayı hedefleyen turizm projelere destek varlığı üniversite ile turizm sektöründeki diğer faktörler arasında aktif bir ortaklık bilinciyle protokolü çok önemli bir adım olarak görmekteyiz.

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Balat yerleşkesinde gerçekleşen protokolde  İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Gastronomi Yüksek Lisans öğrencilerinin tez konularının GTD bilim kurulu ile ortaklaşa belirlenmesi ve belirlenen konuların  sektörün sorunlarını öne çıkaran çalışmalar olması, GTD ile ortaklaşa Uluslararası Gastronomi Konferansı, seminerler ve sertifika programlarının yapılması kararları mevcut. 

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitü Müdürü Prof. Dr. Haydar Özpınar protokol öncesi yaptığı konuşmasında, “Köklü bir geçmişe sahip olan Türk mutfağı uzun yıllar kültür ve sanatla ilişkisi kurulamadığı için maalesef marka değerine ulaşamadığı bu nedenle yeme içmenin estetik, kültür ve sanatla yoğrularak sunulması zorunlu hale geldiği vurgulanmıştır. Gastronomi temelde insanın ve estetiğin yer aldığı yemek bilimi olma yanında sanat ve kültürü de kapsamına almaktadır. Günümüzde konuya bu şekilde bakan ülkelerin mutfakları birer marka değeri olduğunu belirtmiştir.

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları eğitimi; dinamik ve sürekli değişen koşullara uygun nitelikli iş gücü sağlayacak şekilde yapılandırılacak olup sektör ve ülke ihtiyaçlarına göre ders müfredatları düzenlenecek ve medyanın doğru bilgilendirmesi sağlanacaktır. Bu alanda yetişmiş profesyonel eğitimcilerden yararlanarak uygulamaya daha fazla ağırlık verilecektir. Öğrencilerimize Gastronomi kültürünü öğrenirken sadece içinde bulundukları yöresel kültürü değil farklı kültürleri de öğreneceklerdir.
Mezunlarımız bilgi birikimleriyle ülkemizin kültür elçisi olarak yeni deneyimler, yenilikler ve değişimler içinde rol alacaklar ve Gastronomi kültürünü geliştirmek ve yaymak gibi önemli bir görevi üstleneceklerdir. Öğrencilerimiz anlaşmalı olduğumuz firmalarla işbirliği içerisinde yöresel ve uluslararası gastronomi alanlarında araştırmalar yaparak yerel kültürden küresel kültüre doğru bir gelişim sağlanmasına katkıda bulunacaklardır. Yapılan tez çalışmaları İngilizce olarak yayınlanarak gastronomi kültürümüzün tanıtılmasına destek verilecektir.”şeklinde açıklamalarda bulundu.
Toplantıya GTD Başkanı Gökhan Boztepe yaptıkları faaliyetler hakkında bilgilendirdi. Dernek Misyonu istikametinde durmaksızın aralıksız  çalışmalar yürütmeye devam edeceklerini söyledi.

İstanbul Ayvansaray Üniversitesi yetkililerin verdiği bilgiler doğrultusunda;
Doç. Dr. Tolga Yazıcı başkanlığında Plato Vakfı tarafından kurulan İstanbul Ayvansaray Üniversitesi; Merter, Ayvansaray ve Yenibosna olmak üzere 3 farklı merkezi lokasyonda konumlanmaktadır.
2016 yılında kurulan İstanbul Ayvansaray Üniversitesi, bilim, sanat ve tasarım üçlüsünü bir arada yeniden yorumlayarak inovasyon ve sürekli gelişimi hedefleyen, dönüşüm ve ilerlemeyi hızlandıracak öncü teknolojileri hayata geçirmeye odaklanmış bir şehir içi üniversitesidir.
Akademik alandaki çalışmalarına 2009 senesinde Plato Meslek Yüksekokulu ile başlayan İstanbul Ayvansaray Üniversitesi bünyesinde; Güzel Sanatlar, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Fen Bilimleri Enstitüsü, Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu ve Plato Meslek Yüksekokulu’nu bulundurmaktadır.
Bilim, sanat ve tasarım arasındaki ilişkiyi yeniden yorumlayan İstanbul Ayvansaray Üniversitesi, sanat ve estetik değerlerini merkezde konumlandırarak alanında uzman, deneyimli akademik kadrosu ile meslek yüksekokulu liderliğini, üniversite seviyesine çıkarmayı hedeflemekte ve iş dünyasına nitelikli insan kaynağı yetiştirmeyi amaçlamaktadır.
Katılımcıların üniversite yerleşke gezisiyle toplantı son buldu.



yilmazparlar@yahoo.com

13 Mart 2019 Çarşamba

TURYİD-2. Gastroekonomi zirvesi-Yılmaz Parlar haberi

Güne Sığmayan Zirve “Gastroekonomi”

Ekonomide büyük payı olan Gastronomi derinliğine, genişliğine gerek yurtiçi, gerekse global alanda her varlığıyla dile getirildi.




“Bağcılığı konuşuyoruz; gerçek tarihi bağcılık Anadolu ile iç içedir.”- “Türkiye petrolü şaraptır.”-“ Gastronomi de bir ihracattır. Farklı bir sunum ile verdiğimizde katma değer ve önemli gelir elde edeceğimizi biliyoruz.”- “Yurt dışında açılan bir restoran sadece Türk lezzetlerini değil, Türkiye'nin markalarını da tanıtıyor."-“ Turist başı gelir 647 dolar. Bunu 1100, 1200 dolarlara çıkarmamız işten bile değil.”- “Dünyada metrekare olarak yaş üzüm üretimi alanında 5 - 6’ıncı sıradayız. Ama biz günümüzde mevcut bağlarımızın yüzde 2’sini kullanıyoruz. 50 milyar dolarlık bir ihracat pazarı var. Fransa 10 milyar dolar ile bağcılığın başını çekerken biz ülke olarak 10 milyon dolarlık kapasiteye sahibiz.” Buna benzer pek çok incilerin sergilendiği zirvede neler yoktu ki; 

Sunuculuğunu Hande Demirel’in üslendiği, Başkanlığını Kaya Demirer’in yaptığı, Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği TURYİD tarafından düzenlenen 2. Gastroekonomi zirvesi 12 Mart 2019 Salı günü  Lütfi Kırdar Kongre merkezinde gerçekleşti.

Bir günlük programa sığmayan sabah erken saatden akşam geç saatlere kadar konuşmaların sürdüğü 2500’den fazla katılımcısıyla 2. Global Gastroekonomi Zirvesi, ilham veren hikayelerle geleneksel lezzetlerini dünya mutfağının birer parçası haline getirmeyi başaran örnekler ile  anlatan 13 uluslararası konuşmacı, 54 Türk  konuşmacısıyla 9 panel ve 21 özel sunumla
dolu dolu son derece faydalı ve başarılı geçti.


Urla Şarapçılık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Ortabaş’ın Urla Bağyolu Tarıma ve Gastronomiye dayanan, yaşanabilir ve sürdürülebilir bir turizm bölgesi yaratma projesine, Şef, sosyal girişimci ve mutfak araştırmacısı Ebru Baybara Demir’in Mardin’de Neler Oluyor? Sunumunda organik buğday yetiştirmesi, organik buğday tohum üretimine, Ekonomi Gazeteci Hande Demirel’in moderatörlüğünde; Migros Ticaret A.Ş. İcra Başkanı CEO Özgür Tort, Tarım Kredi Kooperatifleri Merkez Birliği Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Özgür Güven, Tire Süt Kooperatifi Başkanı Mahmut Eskiyörük’ün, demokratik kalkinma modeli olarak “Kooperatifçilik” konulu konuşmalarına ve Gizem Şalcıgil’in  “Kahve diplomasisinin 40 yıllık Hatırı” sloganla Dünya ülkelerine tanıtımına katılımcılar hayran kaldı. 

TURYİD - Turizm, Restoran Yatırımcıları ve Gastronomi İşletmeleri Derneği Başkanı Kaya Demirer, TİM - Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, T.C. Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Tuna Turagay, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan açılış konuşmaları gerçekleştirdiler.

TURYİD Başkanı Kaya Demirer, çeşitli tablolar trendlerle gasronomi rakamlarına dikkat çekti. TURYİD olarak 187 marka ile 250’si yurt dışında toplam bin 500 işletmeye sahip olduklarını, sağlanan yurt içi istihdamın 50 bin kişiye ulaştığını ve 20 milyar TL’lik bir ekonomi yaratdıklarını, Türkiye’nin toplam yeme içme ekonomisinin yüzde 24’üne tekabül etdiğini dile getirdi.



Demirer “Kooperatifçiliğin kadınların üretimdeki payını artırmada ne kadar önemli bir etken olduğunu anlatacağız. Bağcılığı konuşuyoruz; gerçek tarihi bağcılık Anadolu ile iç içedir. Dünyada metrekare olarak yaş üzüm üretimi alanında 5 - 6’ıncı sıradayız. Ama biz günümüzde mevcut bağlarımızın yüzde 2’sini kullanıyoruz. 50 milyar dolarlık bir ihracat pazarı var. Fransa 10 milyar dolar ile bağcılığın başını çekerken biz ülke olarak 10 milyon dolarlık kapasiteye sahibiz.
Yurt dışına işletmelerimiz, beraberinde ne götürüyor. Marka götürüyor, ürün götürüyor, peynir, zeytinyağı, bulgur götürüyor. Yurt dışında restoran açarak, lezzetlerimizin yanı sıra mutfak sanayimizi de götürüyoruz, porselen tabaklarımızı götürüyoruz, tekstilimizi götürüyoruz. Bu ekosistemi doğru anlarsak, yurt dışı restoranlarının açılışının önemini daha iyi anlarız.” Şeklinde ifade etdi. 
 T.C. Ticaret Bakan Yardımcısı Tuna Turagay özetle  “2000’li yılların başına kadar mal ihracatı yaparken, bugün Türkiye’nin lezzetlerini nasıl ihraç edeceğimizi konuşuyoruz.  Coğrafyamıza bakınca birçok medeniyetin beşiği olan bir ülkede yaşıyoruz. Potansiyelimizi çok iyi şekilde değerlendirmeliyiz. Turist başı gelir 647 dolar. Bunu 1100, 1200 dolarlara çıkarmamız işten bile değil.  ABD’de 50 bin İtalyan restoranı var. Bunun yarattığı toplam değer 2,5 milyar dolar. Bu rakamlar Türkiye ekonomisi için büyük rakamlar. GSMH’den sadece %2 pay alıyoruz. Yurt dışında açılan bir restoran sadece Türk lezzetlerini değil, Türkiye'nin markalarını da tanıtıyor. Hedef aldıkları müşteri kitlesi aslında bizi turizmde hedeflediğimiz bin 100 dolar gelire çıkartacak kitle. Bunları Türkiye'ye çekmeliyiz ki turizm gelirlerimiz artsın, kültürel etkileşim olsun, Türkiye'nin dünyadaki imajı daha da perçinlensin. Bakanlık olarak tüm sektörlerimizin yanındayız. Ülkemizin çeşitli sektörlerinin tanıtımını yapacağımız bu platformları daha da etkin şekilde destekleyeceğiz." dedi 

Dünyanın en iyi 50 yemeği arasında Türk yemeklerini göremiyoruz. En önemli 50 içeceği arasında Türk içeceklerini göremiyoruz. Çok önemli gastronomi festivallerini göremiyoruz diyen  T.C. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan “  Eşsiz güzelliklerle dolu mutfağımız benzersiz bir zenginliğe sahip, bu zenginliğimizi tarihin sıfır noktasından günümüze 12 bin yıllık tarihe ev sahipliği yapmış Anadolu’nun çeşitliliğine borçluyuz. Yine coğrafyamızın genişliği, iklimin çeşitliliği ile dünyada eşi olmayan bir mutfak kültürü oluşturmamıza yardımcı oluyor. Tüm bunları topladığımız zaman gastroekonomide zirveye oynayabiliriz. Ancak şu an bulunduğumuz konumu kabul etmemiz mümkün değil. Bu alanda yeterince tanıtım olmaması ve markalaşma eksikliği en önemli nedenlerimiz  Turizmi Geliştirme Fonu’nda çalışmalarımızda son aşamaya geldik. Kısa zamanda TBMM’ye gelecek ve yasalaşacak fon, atılması gereken adımlar için kullanılacak. Bu fonla turizmin çeşitlenmesi, gastronominin iyileşmesi, ürünlerimizin tanıtımını sürdürülebilir hale gelmesi için güçlü bir fona sahip şeklinde açıklamalarda bulundu.



Gastronomi sektörümüzü daha çok destekleyerek başka yerlere taşımamız gerekiyor. Gastronomi de bir ihracattır. Farklı bir sunum ile verdiğimizde katma değer ve önemli gelir elde edeceğimizi biliyoruz Geçen sene 48 milyar dolarlık bir hizmet ihracatımız oldu. Gastronomi özellikle eğitim hayatındaki meslek halinde getirilmesi, müfredatın gelişmesi ve gençlerimizin bu konuya yoğunlaşması, meslek seçiminde önceliklerden biri olduğunu gösteriyor açıklamalarını yapan Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle,  “Aslında eğitimle başlattığımız ve köklerimizden, kültürümüzden, tarlamızdan gelen bu kadar çok lezzeti bir araya getirip dünyaya sunmak bizim için en önemli projelerden biri. Türkiye Tanıtım Grubu’nda ülkemizi tanıtan lezzetlerin tanıtmanın projesini oluşturuyoruz. Bu işe adım atmış, yurt dışında ciddi bir şubeleşmeye giden yemek sektörümüzü daha cesaretle destekleyerek onları farklı bir yere taşımamız gerekiyor. Bu nedenle bundan sonraki süreçte Türk lezzetlerini sunabilen ve gittikçe yayılan ve şubeleşen ve dünyaca şubeleşen çalışmalar yapıyoruz. Ayrıca Lezzetlerin yanı sıra mutfak sanayisi, tabakları ve tekstilimizi götürüyoruz”dedi

Gastromotiva, Küresel Sosyal Gastronomi Hareketi Öncüsü David Hertz, Gastronominin İyileştirici Gücü konulu, Turyid Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Özbek’in Gastrodiplomasi konulu, Levantine Public Diplomacy Executive Director Paul Rockower’in  Devlet Markalaşmasinda Gastrodiplomasinin Yeri
Güral Porselen Yönetim Kurulu Üyesi Harika Güralın konuşmaları sonrasında Gazeteci Şirin Payzin moderatörlüğünde; Yönetim Kurulu Başkanı Ali Başman Kavaklidere, Doluca Yönetim Kurulu Üyesi  Sibel Kutman, Mey Genel Müdürü Levent Kömür şarapdan kaçırdığımız ihracaat değerleri dile getirdiler.
Ardından Wine Tourism Association of Spain Başkanı José Antonio Vidal İspanya Şarap Turizminde Nasil Dünya Oyuncularindan Biri Oldu? Konulu konuşması ıskaladığımız ekonomiyi dahada netleştirdi.

Gastronomi Turizmi Nedir?’ oturumunda; TÜRSAB Gastronomi Turizmi İhtisas Komitesi Başkanı Ömer Kartin “mademki Gastronomi turizmi diyoruz. Turizm bizim işimiz. Gastronomide bizim “ şeklinde açıklamada bulundu. Moderatörlüğünde, TÜRSAB Gastronomi Turizmi İhtisas Komitesi Başkan Yardımcısı Diğdem Kaçmaz, TÜRSAB Başkan Danışmanı ve Dış Turizm İhtisas Başkanı Cem Polatoğlu ‘TÜRSAB için Gastronomiyi değerlendirdiler.



O’ngo Food İletişim Başkanı Dr. Jai Choi ise ‘Saraydaki Mücevher’ konuşmasında  “Küresel yeme içme sektörü 2014 verilerine göre 5.340 trilyon doları aşan bir hacme sahip, yani global otomotiv sektörünün yaklaşık 3 katı. Her sene Kore denince akla ne geldiği soruluyor? Cevaplar, Kimçi, K-pop, Samsung ve LG, Kore Savaşı akla ilk gelen şeyler.

Ancak bir de mutfağımız var. Kore dizileri, K-Pop ve hükümet girişimleri ile Kore restoranlarının tümünün sayısı 2,8 kat artış gösterdi.”

‘Gastronomi Turizminde Özgünlük ve Değer Yaratma’ konusunda ip uçları veren Royal Passage CEO’su Prof. Dr. Sarote Phornprapha; “Yaklaşık 10 sene önce tur operatörlerini eğitmeye ve mutfağımızı tanıtmaya başladık. Burada bir marka vaadinden bahsediyoruz ve ziyaretçilerin verilen vaadin karşılığını bulmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Japan Travel and Tourism Association Uluslararası İlişkiler İcra Direktörü Shinichi Nakamura ‘Geleneksel Mutfağın Turizmdeki Payı’ başlıklı konuşmasında; “ Hepiniz, suşiyi, sakeyi yani kültürel yiyecek ve içecekleri biliyoruz, değil mi? Her bölgenin kendine has farklı yemekleri var. Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü, gastronomi turizminin 5 faydası olduğunu ortaya koydu. Biri bir bölgenin sıyrılması, ortaya çıkması; bir diğeri ziyaretçilere turistlere yeni deneyimler sağlaması; farklı bölgelerin, özellikle turizm kaynağı olmayan bölgelerin gelişmesine katkı sunması; bölgelere hikâye kazandırılması ve son olarak da bölgelere yüksek gelir sağlanması” dedi.

Boğatepe Çevre Yaşam Derneği Başkanı - Koçulu Peynircilik Başkanı İlhan Koçulu,‘Gravyer ile Turizmin Gizli İlişkisi’ oturumunda; “Kars’ın Boğatepe köyü şu an; yıllık 44 bin ziyaretçi alıyor. 2018 yılında 6 bin 800 kişi bizden Kafkas kahvaltısı satın aldı. Kars’taki çalışmalarımız ev kadınlarına gelir sağladı, bölgede üretilen gıdalarla yapılan yemekler turizmle değerlenmeye başladı. Bunun en temel göstergesi ise Kars’ta dünden bugüne üretilen gıda çeşitleri, üretilen tohumlar, meyveler ve mutfaklardan çıkan yemekler Kars’ın biyolojik ile kültürel çeşitliliğini ortaya koyarak kültür turlarının destekçisi oldu” yorumlarında bulundu.



‘Lima’dan Bodrum’a’ ile kendi hikayesini katılımcılarla paylaşan The Bodrum Edition Executive Chef’i Diego Munoz; “Peru’daki gelişimi aktarmak için buradayım. Gastronomi anlamında nasıl bu kadar büyük bir başarı hikayesi yakaladığını anlatmalıyım. Peru’da savaş sonrası mahvolan ekonomi bir şekilde ayağa kalkmalıydı. 2000 yılından sonra durum değişti, Peru kültürü tekrardan canlanmaya başladı. Gastronomi sayesinde ülke ekonomisi toparlanmaya başladı. Kimlik ve benlik gastronomi sayesinde gelişti. Diğer alanlarda da büyük gelişmeler yaşandı. Örneğin sanat bunlardan biriydi. Gelenek, çeşitlilik ve kimliğin kucaklanması yani sahip çıkılması ve kim olduğunu anlatmayı başarmamız bu gelişim sürecini hızlandıran ve güçlendiren unsurlar oldu” dedi.

Executive Chef Mathias Cillioniz ‘Peru’da Yereli Yücelten Şefler’ konuşmasıyla örnek bir başarı hikayesini paylaşarak şu ifadeleri kullandı; “4 nesildir Peru’dayız. Bir Alman ismim var ama atalarım İspanyol ve İtalyan. Çocukluğumdan bu yana sebze toplardım; süt sağardım. Yani hep toprak ile haşır neşirdim. Dünyayı işim vasıtasıyla gezdim. Ve nihayetinde sektörümüzde eksiklikleri gördüm, en azından Lima’dan. Perulular düşük fiyatlara çok büyük porsiyonlar tüketiyor. Alışkanlıkları bu yönde. Bütün gün mutfağı açık olan restoran kurmaya karar verdim. Personelim, 8 saatlik vardiyalar halinde çalışıyor. Hem çalışanların fiziki şartlarının iyileştirilmesi hem de atıkların azaltılması için çaba sarf ediyoruz. Besin değeri yüksek ve Peru’ya özgün malzemeler ile ziyaretçilerimizi ağırlıyor, havalı yemekler yapıyoruz.”dedi

Daha pek çok birbirinden değerli konuşmaların özeti kitap oluşturur. Mutlaka farkındalık gün geçdikce artıyor. Böylece hak etdiğimiz üstün seviyelerde dünya payından alarak ekonomik faydayı sağlarız.



yilmazparlar@yahoo.com 

11 Mart 2019 Pazartesi

TKKTTOD Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odası genel kurulu-Yılmaz parlar Haberi

Kıbrıs’a Yatırım Atağı

Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Özgöker’in Yönetim kurul Başkanı olduğu, TKKTTOD Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odası genel kurulunda, Dernek üyeleri Kıbrıs’a yatırımlar yapılması için atağa kalkdı.




Güven tazeliyen Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odası yönetim kurulu; üyeleri ile birlikde, Kıbrıs’a ekosistem odaklı ekonomik yapı kazandırabilmek adına faaliyetlerini hızlandıracağı kararlığında 9 Mart 2019 Cumartesi günü Şişli’de bulunan Kıbrıs Evinde toplantı gerçekleştirdi.Toplantıya KKTC İstanbul Başkonsolosluk ticari ateşesi Cahit Kayıarslan'da katıldı.


KKTC için, gerek kamu tarafından gerekse ekonomi temelli kurum, sivil toplum örgütleri, araştırma enstitüleri, üniversitelerce çok çeşitli raporlar sunuldu. Sorunlar çözüm yolları, herkes tarafından biliniyor.



Kuzey Kıbrıs’ın temel talihsizliği ekonomik ağırlıkla beraber siyasi soruna sahip olması. Sürdürülebilir ekonomik yapısı olmadığı, sadece dış yardımlarla ve kamu sektörüyle ayakta durmaya çalışan Kıbrıs’ın, ekonomisi kadar, siyasi çözümüde zor.


Kuzey Kıbrıs’ın ekonomik büyüme performansı, Adanın diğer yarısı Rum kesimi güney ile kıyaslandığında; Ekonomik büyümesi istenen düzeyde olmaması, kişi başı gelirlerin diğer rum kesimden çok düşük olması gerçeğiyle sürdürülebilir olamayan ekonomi yapısı nasıl ve nereye evrilmeli. Bunlar genel kurulda tekrar tartışıldı.



Kıbrıs’ta sağlıklı, daha farklı ve istikrarlı bir ekonomik yapıya nasıl ve hangi şartlar altında ulaşılır, yaratıcı bir ekonomik çözüm, özel sektör geliştirme ve rekabet gücü kazanma stratejisinin ana eksenleri konuşuldu.


Milli hasılaya göre ithalatın ihracatın altı misline yakın şeklinde çok üstünde olduğu ve verdiği cari açık, kısır döngü ancak farklı stratejiyle mümkün.


Pek çok konu yatırımı dile getirildi. Kısa vade olarak, tarımın ağırlığının artmasını hedeflemekle dış dünya ile daha kuvveti bir ihracat bağlantısı mümkün olabileceği, Turizm, Eğitim, ve sağlık gibi sektörlerde iyileştirme ve yenileştirme için yoğun bir programa karar verildi. 


Kapsamlı bir ekonomik stratejinin parçası olarak, doğru insan kaynağı politikaların uygulanması ve kalite sorunlarının çözülmesiyle beraber, özel sektörün gelişimini hızlandıracak bir ivme yaşanacağı bildirildi.


Yılın 12 ayı güneşten faydalanılabilen, ılıman iklimi, güzel sahilleri, eğlenceli hayatıyla ve tarihi eserlerin renovasyonuyla birlikde kültür miras zenginligiyle öne çıkan, gözde turistik destinasyonlardan Akdeniz’in üçüncü büyük adası Kıbrıs aslında tam bir tatil cenneti.



Konseptini lüks tatil gibi trendle zengin turistler hedeflendiğinde sağlık turizmi, yat turizmi, eko-agro turizmi ve konferans turizmiyle bütünleştirildiğinde kanımızca var olan mevcut yürüyen sektör ile daha çabuk ilerleme gösterebilir.


Yine söz edilen,sağlık sektöründe tüp bebek örneği gibi, yeni bir Maraş Bölgesi imarı, Enerji, finans ve altın ticareti gibi daha çok sektöre dikkat çekildi.


Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odasının yeni Yönetim Kurulu; 
Genel Başkan Prof. Dr. Uğur Özgöker (Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Rektörü), Genel Başkan Vekili Musa Karademir (DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği Başkan Yardımcısı), Genel Başkan Yardımcısı Erdal Can Alkoçlar (Spektral Holding Başkanı), Genel Sekreter  Halis Yılmaz (Amerikan Estetik Cerrahi Hastanesi Genel Koordinatörü), Üye Bülent Alıcı (Eser Oteller Grubu Yönetim Kurulu Başkanı), Üye Sevda Özgöker (Tüketici Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı), Üye Ekrem Uca (Gazeteci. Ekonomi Gazetecileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi), Üye Caner Yenersoy (Suoz Enerji Grubu Genel Koordinatörü), Üye Zehra Bilge Eray (Kıbrıs Kültür Derneği Genel Başkanı).

yilmazparlar@yahoo.com

3 Mart 2019 Pazar

SKAL ve Tarihi Pera-Yılmaz Parlar Haberi

SKAL ve Tarihi Pera 

Wagons-Lits şirketine ait Orient Express ile Doğunun gizemine kapılıp İstanbul'a gelen,  Avrupa'nın lüksünü İstanbul Pera semtinede taşıyan, Avrupalı zenginlerin oluşturduğu, Avrupalı turistler bölgeyi efsaneleştirdiler.






Turizm yatırımcıları kadar, döneminde, İstanbul sosyetesinin de giderek en gözde bölgesi olan tarihi Pera’da, SKAL İstanbul Kulübün yaptığı geleneksel aylık toplantıda, anekdotlar paylaşıldı.





Başkanlığını Ata Eremsoy’un yaptığı, SKAL International İstanbul Kulübü, geleneksel aylık toplantısını, Genel Müdür Volkan Öksüz ev sahipliğinde, The Marmara Pera Hotelde gerçekleştirdi.





Toplantıya SKAL Uluslarası SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy, SKAL İstanbul Kulübü As Başkan Ayşe Önen, yönetim kurul üyeleri, Selma Tatar, Mustafa Yalçın, SKAL İstanbul Kulübü geçen dönem Başkanları Fatma Bahar Birinci, Sadettin Bülbül, GM -  Marriott Hotels Global Satış Turkiye Genel Müdürü Seyhan Ayel Girit  Elıte World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık, Başda olmak üzere, SKAL İstanbul Kulübü üyeleri, turizm üst düzey temsilcileri ve turizm dünyasının seçkin isimleri katıldılar. 




SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy yaptığı kısa konuşması sonrasında Genel Müdür Volkan Öksüz’e kulübün geleneksel aylık toplantısına katkılardan dolayı teşekkür plaketini takdim etdi.







SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy tarihi Pera’nın seçkin otellerinden olan The Marmara Pera Hotelde, kendisi gibi, SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, Elıte World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık’ın Müdürlük yaptığını hatırlatdı. Müjdat gezen ile geçen hafta içinde yaptıkları sohbetde The Marmara Pera  Hotel öncesi binanın apartman olduğu ve katlarında Sinema-Tiyatro ve ses sanatcıların oturduğunu her gece birinin evinde parti verildiğini aktaran Başkan Eremsoy böylelikle bina genetiğinde yoğun enerji yüklü olması, bu şekilde  başarılı çalışmalara vesile olduğunu dile getirdi.




Ordu Yardımlaşma Kurumu tarafından yaptırılan 24 katlı Etap Oteli'nin açılışı 1976 yılında yapılmış. Bir dönem Türkiye'nin en büyük 10 holdingi arasında


olan, subay ve astsubaylara emekliliklerinde sosyal güvence sağlamak üzere kurulan Ordu yardımlaşma kurumunun (OYAK ) hotel olarak hizmete soktuğu binanın renkli tarihi, SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, Elite World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık, ve geçmiş dönem SKAL Başkanlarından, Sadettin Bülbül, tarafından anlatıldı.




Toplantı sonrası SKAL yönetim kurul üyeleri yönetim toplantılarını gerçekleştirdiler.


Orient Express yolcularının beklentilerini karşılamak üzere özel otel açılışlarıyla bölge değer kazanarak pilot otel bölgelerinden biri olan Pera bugünde yabancı otel yatırımcıların en gözde turizm bölgesi.





Belçikalı bir bankerin mühendis oğlu Georges Nagelmackers'in kurduğu Wagons-Lits şirketine ait, ilk seferini 1883'te yapan, 8 yataklı vagon, 2 salon vagon, 1 bar vagonu, 3 restoran vagonu ve 1 servis vagonu olmak üzere toplam 15 vagondan oluşan,   Sirkeci Garı'nda her yıl düzenli mola veren tarihi Orient Express, farklı zamanlarda farklı farklı güzergahlar kullandı.  Ancak Paris ve İstanbul, efsanevi trenin en ünlü istasyonları oldu. Kralları, asilzadeleri, siyasetçileri, edebiyatçıları, diplomatları, casusları Avrupa'nın bir ucundan diğer ucuna taşıdı. 


yilmazparlar@yahoo.com